Ulucami bahçesinde bulunan ve tarihi geçmişi yüzyıllar öncesine dayanan mezarlık alanda bulunan ve kimler tarafından kırıldığı bilinmeyen tarihi mezar taşları atıl durumda bekliyor. Anıtlar Kurulu sessiz.
Şanlıurfa Ulucami bahçesinde bulunan ve tarihi geçmişi çok eski yıllara dayanan mezarlık alanının tahrip edilmesi ve tarihi mezar taşlarının kırılmasına sesiz kalan Anıtlar Kurulunun bu sessizliğini ne zaman bozacağı merak konusu haline geldi.
Sadece Anıtlar Kurulu adı altında bir birimin var olduğunu ve hangi şartlarda ve hangi ölçülerde işleyişinden hiçbir fikirleri olmadığını söyleyen duyarlı vatandaşlar, Ulucami bahçesinde bulunan ve tarihi geçmişi yüzyıllar öncesine dayanan mezarlık alanda bulunan ve kimler tarafından kırıldığı bilinmeyen tarihi mezar taşlarının akıbetleri konusunda anıtlar kurulunun ne yapacağını bilmediklerini söylediler.
Yüzyıllar öncesinde çeşitli kavimlerin savaşlar sonrasında elde ettikten sonra kendi dini inançlarına göre ibadethanelere çevirdiği tarihi mekanların şimdiki zamanda yüksek korumalar altına alındığını ve bununla bizzat devlet yönetimlerinin görev verdiği kuruluşlar tarafından gerçekleştirildiği bilinmekte.
Şanlıurfa da özellikle tarihi mekanlarda yapmış oldukları düzenlemeler ile tarihi yapıları yüzyıllar boyunca daha kalıcı olmalarını sağlamaya çalışan duyarlı vatandaşları, tarihi dokuya zarar vermek ile suçlayarak adli süreç başlatan Anıtlar Kurulunun Ulucami bahçesinde bulunan ve tarihi geçmişi yüzyıllar öncesine dayanan mezarlık alanda bulunan ve kimler tarafından kırıldığı bilinmeyen tarihi mezar taşları konusundaki sessizliği duyarlı vatandaşların kafalarında soru işareti bırakıyor.
Birçok mezar taşının kırıldığı ve mezarlık alanının geceleri madde bağımlıları tarafından kullanıldığını dile getiren Vatandaşlar; “geçmişi 12 bin yıl öncesine dayanan ve her karış toprağı adeta tarih fışkıran bir şehirden Şanlıurfa gibi muhteşem bir açık hava müzesinden bahsediyoruz.
Her adımı geçmişten adeta birer haber veren ve tüm dünyanın almak için adeta her türlü kirli oyunlar oynamaya çalıştığı ve bir türlü alamadıkları yüce Allah’ın bizlere adeta altın tepside sunduğu mübarek kent Şanlıurfa’dan bahsediyoruz.
Fakat ne yazık ki, aynı zamanda yetkileri olmasına rağmen Şanlıurfa konusunda devletin yetkilendirdiği, sadece ihbarlar çerçevesinde hareket etmekten başka bir şey yapmadığı bir birim olan Anıtlar Kurulundan bahsediyoruz. Şanlıurfa da koruma altına alınması gereken çok sayıda tarihi eser var.
Bunlardan bir tanesi de Ulucami bahçesinde bulunan ve tarihi geçmişi yüzyıllar öncesine dayanan mezarlık alanda bulunan ve kimler tarafından kırıldığı bilinmeyen tarihi mezar taşları. Bu taşlar ir köşede atıl durumda bekliyor. Ne müze nede başka bir yere nakledilmiyor. Aynı zamanda bu akanda gerekli mobese ve güvenlik kamera sistemlerinin olmaması ise geceleri bu alanı adeta kendi mekanları gibi kullanan madde bağımlılarının yuvası haline geliyor.
Birçok vatandaş, geceleri burada uygunsuz işlerde yapıldığını söylemekte. Biz şimdi soruyoruz? Bu kırılan taşlar ne olacak? Tarihi yapıları koruyan ve düzenleme yapan duyarlı vatandaşları cezalandırmak isteyen Anıtlar Kurulu, tahrip edilen bu alan ve mezar taşları için ne gibi bir çalışma yapacak? Bu ve benzeri sorularımızın cevabını kim yada kimler erecek? Şanlıurfa bizim. Bizler bu şehri korumak ve yaşatmakla mükellefiz. Bir Şanlıurfa daha yok” şeklinde konuştular.

GÜLBEN ERGEN, YILIN SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ ÖDÜLÜNÜN SAHİBİ OLDU