Yönetmen Mehmet Ali GÜNDOĞDU, geleceğin parlayan yıldızlarını yetiştiriyor. Yeni yıldızı Adanalı Av. Kader Keskin. Efsane Yönetmen, Muhabirimizin sorularını yanıtlıyor..
Yönetmen Mehmet Ali GÜNDOĞDU
Muhabir: Hocam, sinema sektörüne kazandırdığınız birçok başarılı dizi ve sinema eserlerinden sonra bu sıralar oyunculuk eğitimi de veriyorsunuz. Herkes oyuncu olabilir mi hocam?
Yönetmen: Evet, herkes oyuncu adayı olabilir; ama herkes oyuncu olamaz. Çünkü öncelikle oyunculuktan anlayan birinin iyi bir gözlemci gözüyle oyunculuk yeteneğinin tespit etmesi gerekir. Birçok insan belki de yeteneklidir; ancak bu yeteneğinin farkında değildir. Bu yeteneğinin bir şekilde iyi bir tahlil ve teşhisle keşfedilmesi lazım.
Bir yıldızı eğitmek bu yeteneği şekillendirmek zor
Yönetmen: Bugüne kadar çok insanı(yeteneği) meşhur ettim; ancak ben herkese ders vermiyorum. Yetenekli insana ders veriyorum. Çünkü oyunculuk yetenek işidir. Bugün topluma mal olmuş tüm yıldızların hamurunda yeteneğin ham maddesi vardır. Bu ilahi ilham ve ham madde olmadan oyuncunun hamurunu şekillendiremezsiniz. Bu yüzden oyuncu yetenekli olunca onu severek eğitiyorum. İyi bir oyuncu olması için mücadele veriyorum.
Yetiştirdiği en son oyunculardan biri de Av. Kader Keskin. Genç avukatın iyi bir yıldız olacağını söylüyorsunuz. Onu nasıl keşfettiniz?
Yönetmen: Av. Kader Keskin’i birçok ölçüt ve değerlendirmelerden sonra yetenekli bir oyuncu olduğunu tespit ettik. Bu konuda net bir sonuca vardık. Şu anki hedefimiz Av. Kader Keskin’in iyi bir yıldız olması yönünde… Adana’nın sayılı avukatlarından olup ve benim de en başarılı öğrencim diyebilirim onun için… Zarif, doğal, duru, yetenekli, aydın ve sanat dolu bir insan. Her söyleneni kolayca kavrıyor ve anında bunu sahnede uyguluyor. Bu insan üstü bir yetenek ve pratiklik bence… Bu özelliği, onun iyi bir yıldız olacağının en belirgin işareti… Aynı zamanda oyunculuğu da çok seviyor. Oyunculuğu büyük bir aşkla ve içinden hissederek yapıyor. Bu da yıldızların gizemli bir başka ortak özelliği…
Yönetmen: Şu ana kadar en zor sahneleri başarılı bir şekilde sergiledi. Ama bu yeterli mi? Değil tabi… Hem teorik hem de uygulamalı eğitimlerimizle daha da olgunlaşacak zamanla… O her ne kadar kendini yolun başında görse de; onun yolun sonuna kadar pessetmeden yürüyebilecek kabiliyette olduğunu biliyorum. Bu nedenle onun iyi bir oyuncu olması için elimden geleni yapacağım. Avukatlıkta olduğu gibi oyunculukta da başaralı olacağından eminim. İlerde başarılı bir oyuncu olduğunda bu satırları okuyanlar, geleceği ne kadar iyi tahmin ettiğimizi anlayacaklardır. Bu tahmin, yüklü bir birikimin sonucunda elde edilen bir detaydır.
NUPEL YAPIM çatısı altında sinema, dizi ve tiyatro sektöründe oyuncu yetiştirmeye devam diyorsunuz. Yönetmenlik faaliyetlerinizin yanında bir yandan da oyuncu yetiştirmek çok yoğun ve yorucu bir tempo olmuyor mu?
Efsane Yönetmen: Evet doğrudur.. Ama ben yönetmenlik kadar oyuncu yetiştirmeyi de seviyorum… Yani enerjimin doğal kaynağı sevgi… Çünkü yönetmen için oyuncu çok önemli bir bütünün parçasıdır. Zira oyuncu, yönetmenin silahından çıkan mermidir. Mermi olmadan şüphesiz hedef vurulmaz. Yönetmen oyuncusunu keşfettiği zaman ölümsüz eserler ortaya çıkarabilir. Bu yüzden oyuncu ile yönetmen birbirini tamamlayan çok önemli bileşenlerdir.
Yönetmen: Rica ederim. Ben teşekkür ederim Barış Bey…
Kader Hanım. Biraz sizi tanıyalım. Gayet başarılı bir avukatsınız sektörünüzde… Nasıl başladı bu oyunculuk serüveniniz?
Kader KESKİN: Yıllardır avukatlık mesleğimi icra etmekteyim memleketimde; ancak oyunculuk hep içimde bir ukde olarak kalmıştı. Yönetmen Mehmet Ali Hoca’mla tanıştıktan sonra bu hayalimi gerçekleştirme yönünde adım atmış oldum.
Yönetmene ulaşmak biraz zor…
Mehmet Ali Hoca, son derece yoğun biri… Masasında üzerinde çalıştığı birçok proje var. Ayrıca ders verdiği kişileri birtakım kriterlere göre seçiyor. Bir oyuncuda aradığı en önemli kriteri; oyuncunun doğal bir yeteneğinin olması ve çok sabırlı bir şekilde çalışması…
Ondan ders aldığım için çok mutluyum ve de kendimi çok çok şanslı buluyorum. Efsaneden ders almak bana cesaret veriyor. Onunla çalışmak zevkli… Neden mi? Çünkü Mehmet Ali Hoca; çok doğal, duygulu, güler yüzlü ve babacan bir insan… Yani baskıcı, sıkıcı ve boğucu bir yönetmen profili yok onda… Onun verdiği bu rahatlıkla özgüven kazanıyorsunuz. Onunla Yeşilçam’ın nostaljik atmosferini soluyorsunuz. Kendinizi büyülenmiş sinema karakterleri içinde hissediyorsunuz. Kuşaktan kuşağa transfer edilen sinema kültürüyle aşılanıyorsunuz. İşte Efsane ile çalışmak böyle bir şey…
İyi ki tanımışım… Keşke herkes benim gibi ondan eğitim alma şansına sahip olsa veya hiç olmasa onunla tanışabilse… Eğitim almak isteyenlere kesinlikle tavsiye ederim.